Sevgili okur,
Ben bugün gardımı indiriyorum. Bugün, kendime zayıf olma, ağlama, üzülme izni veriyorum. Bugün hep tırmandığım o zirveden kendimi aşağıya bırakıyorum. Çünkü fark ettim ki, beni en çok yoran şeyler bunlarmış. Nasıl mı?
Fark ettim ki, güçlü olmak zor bir eylem. Dik durmak, hep gülmek zor bir eylem. Ama asıl zor olan, kendini bunlara mecbur hissetmek. Ağlamak zor bir eylem, ama asıl zor olan kendini ağlamamaya zorlamak. Bu yüzden kendime bunlar için izin verdim.
Karşılaştığım her zorlukta, başıma gelen her olayda "Sen güçlüsün", "Sen de böyle yaparsan..." tesellileriyle avutuldum, avutulduğumu sandılar. Ama ben bu cümlelerin her biriyle yeniden ağırlaştırdım sırtımdaki yükü. Evet, her şeye rağmen dik durmak, durabilmek çok güzel. Ama yeri geldiğinde eğilmek de çok güzel. Bunu bir ağaca benzetebilirsiniz. Sürekli dik durması için çabaladığınız bir dal, en ufak eğrilikte kırılır. Ama eğilmesine izin verdiğiniz bir ağaç, fırtınada savrulsa da yerini bulur, kökleriyle toprağa sımsıkı tutunmayı başarır. Siz siz olun, kökünün derinliğini görmeden "eğilmek" ile yargılamayın bir ağacın gücünü.
Evet sevgili okur,
Fark ettim ki, en büyük güç güçlü olmak zorunda hissetmemekmiş. En büyük güç, içinden geldiği gibi davranabilmekmiş. En büyük güç, "Kendine yaslanan dik yürür!" cümlesine inat, kökünün derinliklerine güvenen bir ağaç gibi eğilmeyi kabul edebilmekmiş. En büyük güç "Ben yaşamak istiyorum!" diye haykırabilmekmiş.
Bahsettiklerim demek değil ki ben bir şeyleri çözmek için çabalamak yerine, karşılaştığım ilk fırtınada yıkılmayı tercih edeceğim. Ben, karşılaştığım her fırtınadan köklerimin derinliğinin farkına vararak sağ çıkacağım elbet ama, kendime rüzgarda dans etme, rüzgara kapılma iznini de vereceğim.
İyi günlerimiz olduğu gibi kötü günlerimiz de olacak asıl olan o kötü günlerimiz de, fırtınalı günlerimiz de, nasıl tepki verip nasıl üstesinden geleceğimizdir bazen eğilip kabul edeceğiz dediğin gibi ama bazende dik duracağız. Her fırtına da eğilemeyiz her kötü gün de kabul edemeyiz bazı şeyleri; bazen çok üzülsekte fırtına çok şiddetli olsa da dik durabilmeliyiz.
YanıtlaSilTabii ki dik durmalıyız, durabilmeliyiz. Ama ağlamayı da, gülmek kadar doğal görmemiz gerekir. Birilerinin "Sen güçlüsün!" cümlesine yenik düşüp duyguları gizlemek, dik durmak demek değildir. Burada bahsedilmek istenen o :)
Silİyi günlerimiz olduğu gibi kötü günlerimiz de olacak asıl olan o kötü günlerimiz de, fırtınalı günlerimiz de, nasıl tepki verip nasıl üstesinden geleceğimizdir bazen eğilip kabul edeceğiz dediğin gibi ama bazende dik duracağız. Her fırtına da eğilemeyiz her kötü gün de kabul edemeyiz bazı şeyleri; bazen çok üzülsekte fırtına çok şiddetli olsa da dik durabilmeliyiz.
YanıtlaSil