Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Pencere pervazındaki çiçeklere

"İnsan insana, insanlara hangi derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz." demiş Ahmet Hamdi Tanpınar.  Yazılarıma verdiğim uzun bir aradan sonra bu cümle ile açılışını yapmak istedim iş döküşümün. İç döküşüm diyorum tabi, siz ne sandınız? Hangi şair, hangi yazar içinden taşmayanları kaleme alabilmiş? Bir kelime için, bizler için önemsiz olan, gelişi güzel sarf ettiğimiz, karşımızda nasıl izler bırakacağını düşünmediğimiz tek bir kelime için 25 yıl beklemiş Yahya Kemal.  Tek bir kitaba onca yılı nasıl sığdırdığını bilemediğim Ahmed Arif, içindekileri dökmek için 16 yıl beklemiş, 1 kelime için 16 yıl... Oysa biz öyle miyiz? Sürekli konuşuyoruz. Bitmeyen cümlelerimize karşılık hiç olmayan düşüncelerimiz var. Sürekli birilerine bir şeyler anlatıyoruz, sürekli yeni kelimeler sarf ediyoruz çevreye, bir şeylere. Sarf ettiğimiz kelimeler nereye saplanıyor peki? Ahmed Arif gibi bir kitaba koca ömrün acılarını, işkencesini, göz yaşını sığdıramadık